17 Mayıs 2024 Cuma   

KONUŞŸULANLAR VE GERÇEKLER

 

Bugüne kadar uluslararası

dinamikler açısından olumsuz

konularda bile; her şŸeyin AK Parti lehine gelişŸtiğŸini söyledim.

GEÇTİĞİMİZ günlerde bir milletvekili dostumuzla ofisinde buluşŸtuk, sohbet ettik. Siyasette kimlikli duruşŸu olan, gittiğŸi ortamın rengini almayan, kendi rengiyle var olan biri olarak kıymet verdiğŸim bir dost. Memleketin halini gidişŸatını sordu.

Bugüne kadar uluslararası dinamikler açısından olumsuz konularda bile; her şŸeyin AK Parti lehine gelişŸtiğŸini iç dinamiklerin de bu rüzgarın etkisinde kaldığŸını ifade ettim.

Elbette bu etkinin yanında AK Parti açısından yapılan bazı çalışŸmalar da var ki devrim niteliğŸindedir. SağŸlık, EğŸitim, UlaşŸım gibi halkı direk ilgilendiren konularda ciddi ve başŸarılı çalışŸmaları takdir etmek gerekiyor. (Bu olumlu bölümü kendisine dile getirmedim).

Ayrıca… Nede olsa dokunulmaz yerlere dokunuluyor artık Türkiye de…

Türkiye de siyasi mücadele, “Ulusal Siyaset”in mücadelesinden çok, “Uluslararası Güç Merkezleri”nin daha etkin olduğŸu bir mücadele sahası olarak görülebilir.

Bu mücadele yerel ölçekten başŸlayıp, siyaset merdivenlerinde ‘Beyaz Saray’ çevresine yakın düşŸünce kulüplerinde lobilerle, ilmik, ilmik işŸlenerek oluşŸuyor.

Hülasa siyasetin gizli labirentlerinde nasıl yol alınır bilemem, ama süper güçlerin bu işŸlerde ciddi belirleyici olduklarını düşŸünürüm hep...

Bu sebeple Amerika'nın yeni OrtadoğŸu yapılanması içinde Türkiye'ye bakışŸı nedir.? BakışŸında bir değŸişŸim var mı?

Son zamanlarda toplumun “avam” ile “aydını” birçok konu başŸğŸını aynı anda masaya yatırıp problemleri çözmenin gayretinde görünüyor. KeşŸke olsa. Yukarda söyledik merdivenler adım, adım çıkılıyor…

“Kazan sürekli fokurduyor, daha kaynamadı”

Anayasa değŸişŸikliğŸi, Musul meselesi, Ermeni iddiaları, kürt açılımı, Ergenekon, sivil-asker yargı meselesi...DiğŸer yandan AB, İran, Irak, Kafkaslar, Rusya ve Çin gibi uluslararası gerilimi yüksek, aksiyonu bol, iç ve dışŸ meseleler var. Bunlar aynı anda ‘ayrık otu’ gibi “karmaşŸık” biçimde yoğŸun olarak konuşŸuluyor. Elbette konuşŸulacak çözülecek ama, bunlar aynı anda konuşŸularak çözülecek mesele değŸiller. Ayrıca bunlar önemli bir kesim için izafi sorunlar gibi geliyor. Bana göre de Türkiye’nin birinci meselesi iktisadi yani geçim meselesidir. Türkiye ciddi bir “krizin” (BaşŸbakan mutlu olmasa da) etkisi altındadır. Tahminim o ki yeni bir iktisadi buhran eklendiğŸinde, Türkiye'deki mevcut siyaseti, iktidarıyla, muhalefetiyle 2002’de olduğŸu gibi silip süpürecektir.

Çünkü; Her buhran, arkasından bir “Transformasyon”u (dönüşŸümü) beraberinde getirdiğŸini biliyoruz. ABD'nin uluslararası siyasette uyguladığŸı “stratejik” ve “diplomatik” genel kural belli; Uluslararası mücadelede, düşŸman / müttefik veya partneriniz olan kişŸinin elini zayıflatırsanız, onunla istediğŸiniz şŸartlarda ortaklık yapar ya da onu yönetirsiniz.

Bu topraklarda İslam dinini silip atmaya karar vermişŸ, azmedip kafaya koymuşŸ bir haçlı zihniyeti var. Bugüne kadar ulusalcı, laik, muhafazakar, vs…kesimlerin şŸahsi menfaatler karşŸılığŸında nasıl bir “dönüşŸüm” yaşŸadığŸını görmemek“kör” olmanın çok ötesinde bir durum? EğŸri oturup doğŸru konuşŸalım. Eski devrimci, ya da eski muhafazakar kesimden eser var mı? DönüşŸüm için; YaşŸantılara, evlere, düğŸünlere bakmak yeterli.Görüntü çok vahim. Netice de insanlığŸını kaybedenler ile paraya tapanların çok şŸey kazandıkları gibi “kaybettirdiğŸini” görmek gerek. YanlışŸ hatırlamıyorsam şŸöyle bir özdeyişŸ var: “Gerçeklerin kötü bir huyu vardır; bir gün mutlaka ortaya çıkarlar.”                                                                                                                     İster dünyevi, ister manevi ilimde mahir olalım, gerçeklerle yüzleşŸme kaçınılmazdır. Bütün okurlara kucak dolusu selam olsun.

Atasözü; Abdala "kar yağŸıyor" demişŸler, "titremeye hazırım" demişŸ.

Yoksulluk ve sıkıntı içinde yaşŸayıp eziyet çekmekte olan kimseler, karşŸılaşŸacakları zor şŸartlardan endişŸe duymazlar. Çünkü onlar bunu yaşŸamaya alışŸıktırlar.

Tarih: 8- Ağustos 2009 Perşembe    Hit: 1812

Henüz yourm yapılmadı, ilk yorum yapan sen ol