Bayrampaşa Devlet Hastanesi’nde
hasta odalarındaki kitaplıklarda dini kitapların bulunmasına kafayı takan günlük
bir gazetenin bunu haber haline getirmesi büyük tepki çekti.
Söz konusu gazetede yayınlanan haberde
sözde ülkedeki sağlık sorunları ve hastanelerdeki insan kuyruğuna dikkat
çekilmiş havası hakim. Ama haberin ilerleyen bölümlerinde bu gazetenin asıl derdinin
hasta odalarında bulunan kitaplıklara dini kitaplar koymak suretiyle gericilik
uygulamalarına imza atmasıymış!
Diğer yandan hastane odalarında
dini kitap, kıble yönü ve seccade uygulaması ilk olarak Bayrampaşa Devlet
Hastanesi’nde yapılmıyor. Biraz araştırma yapılınca Siverek Devlet Hastanesi,
Nazilli Devlet Hastanesi ve Karacabey Devlet Hastanesi gibi daha bir çok devlet
hastanesinin hasta odalarında dini kitaplar ve seccadeler bulunuyor.
Bunun yanı sıra bazı özel
hastanelerde de dini kitaplar ve seccadelerde bulunmakta. Ancak bu gazetenin sırf
karşı olduğu hükümeti eleştirmek için Türk insanının hassas olduğu dini
değerlerini kullanması vatandaşların tepkisini çekti.
Konuyla ilgili olarak bugün Bayrampaşa Devlet Hastanesi’nde yatan hasta
yakınlarına bu hizmeti sorduğumuzda bu uygulamadan dolayı hastane yönetimine
teşekkür ederek, “Allah bunu düşünüp yapanlardan razı olsun. Hastanede gerek
doktorlarımız gerekse diğer sağlık çalışanlarımız bizlere ellerinden geldiği
kadar yardımcı oluyor. Bizler gerek ameliyattan çıkan gerekse ağır
hastalarımızın tedavisi sırasında manevi olarak rahatlamak ve huzurlu olmak
için buradaki dini kitaplarımızı okuyarak, dualar ediyoruz. İsteyen alır oradaki kitapları okur, istemeyen ise okumaz.
İsteyen namaz kılar, istemeyen kılmaz. Kimse kimseyi zorlamıyor.Dine dil uzatarak böylesine
çirkin haberleri yapan insanları Allah’a havale ediyoruz ” ifadelerini
kullandılar.
HASTALARDAN TEPKİ: ÖZEL HASTANE VE 5 YILDIZLI
OTELLERDE BİLE VAR
Adını vermek istemeyen bir hasta
yakını ise haberin bu şekilde yayınlanmasına tepki gösterdi.
Bugün Türkiye sağlık alanında istenilen
seviyede olmasa bile geçmişe göre çok büyük ilerleme kaydettiğini belirten
hasta yakını, “Bu uygulama çok ünlü bir çok özel hastanede bile var. Bugün gerek
Türkiye’de gerekse yurtdışında bir çok yabancı 5 yıldızlı otellerde bile Kur’an-ı
Kerim, kıble yönünü gösteren ok işaretleri ve seccade bulunuyor. O zaman
adlarını vermek istemediğim o otellerde bu gazeteye göre gericilik yapıyor. O otelleri
de ‘gericilik yapıyorlar’ diye haber yapsalar ya. O gazetelerin işi gücü dini
kullanarak hükümeti vurmak. Hükümetin bazı uygulamalarını beğenmeyebilirsiniz
ama yüzde 99’u Müslüman olan Türkiye’de böylesine rezil haberler yaparak dinimizi ve Türk
insanını küçük düşürmeye kalkamazsınız” diye konuştu.
BAŞHEKİM İBRAHİM ULUSOY’DAN AÇIKLAMA
Konuyla ilgili Paşavizyon’a açıklamalarda
bulunan Bayrampaşa Devlet Hastanesi Başhekimi Dr. A. İbrahim Ulusoy ise uygulamanın
arkasında durarak, bu icraatları dolayısıyla kendilerine küçük düşürmeye
yönelik bir habere konu olmalarının hastane için şeref olduğunu belirtti.
Hasta odalarında kitaplık
hizmetini icra ettiklerini belirten Ulusoy, bu kitaplıklarda seccade, Kur'an-ı
Kerim ve Diyanet'in dinî-İslami kitaplarını bulundurduklarını söyledi.
Dr. A. İbrahim Ulusoy şu
bilgi ve değerlendirmelerde bulundu: “Cuma günü bir gazetede hastanemizde
hastalarımıza kaliteli sağlık hizmeti verme yolunda yapmış olduğumuz güzel ve
örnek bir uygulamamıza atfen, insaf sınırlarına sığmayan, basitçe bir yermede,
hakir görmede bulunulmuş. Bizim için şeref nişanesi olan bu haber de hasta
odalarında dini kitapların olduğundan bahsedilmiş.
Elhamdulilllah! Müslüman bir
ülkede yaşıyoruz. Rabbim Cumhurbaşkanımızdan, Başbakanımızdan ve
yöneticilerimizden razı olsun. Dinimizi vicdan hürriyeti bazında rahat bir
şekilde yaşıyoruz. Şükür, Allahü Teala’nın verdiği nimetleri O’na karşı isyanda
kullanmamaktır… Biz de şükrümüzü eda amacıyla başhekim olarak görevli bulunduğumuz
hastanede ‘İnsanların en hayırlısı, İnsanlara faideli olandır’ Hadis-i Şerifine
mazhar olmak maksadıyla mesai kavramı gözetmeksizin, gece gündüz demeden
hastalarımızın ve hasta yakınlarımızın dualarını almak gayesiyle kaliteli
sağlık hizmeti vermeyi kendimize şiar edindik. Son derece modern ve teknolojik
cihazlarla hastalarımızın ameliyatları yapılıyor, deneyimli sağlık ekibimizle
hastalarımızın şifa bulmasına vesile oluyoruz. 95 doktor 200 hemşire, 300
civarında yardımcı sağlık personeli ile güleryüzle şifa kaynağı oluyoruz
insanımıza. Hasta memnuniyetimiz son derece yüksek Elhamdulillah. Tüm Cerrahi
ve Dahili branşlarda doktor kardeşlerimiz en son teknolojik cihazlarla
çalışıyor ve huzurlu oluyor mutlu çalışıyor. Tüm personelimizin madden ve manen
derdi ile dertlenmek bir aile ortamı içerisinde çalışmalarını sağlamak için
canla başla uğraşıyoruz. Hem hastalarımızın hem de hasta yakınlarımızın duasını
almak için uğraş veriyoruz. 1500’e yakın hastamızı taburcu olduktan sonra
evlerinde ziyaret etmek de nasib oldu. Tüm ekibime şükranlarımı sunuyorum.
Hastalarımızı rahat etmesi babında hasta odalarımızın hem madden hem de manen
temizliğine önem gösterdik. Hastalarımızdan da gelen istek üzerine hasta
odalarımıza Kur’an-ı Kerim, seccade, Diyanet İşleri Başkanlığı’nın ilmihal ve
dini kitaplarından koyduk. Bu uygulamamızdan şevkimizi artırıcı çok pozitif
geri dönüşümler ve dualar aldık. İsteyen hastalarımızda istedikleri kitapları,
Kur' an-ı Kerim’i hediyemiz olarak alabiliyor. Biz de eksik kitapları tekrar yerine
koyuyoruz.
Elhamdulillah. Ne kadar güzel
bir uygulama yaptığımızı bugün bir kez daha anladım. Hastanemizde göreve
geldiğimizden bu yana yaklaşık 15 aydır hasta memnuniyetine yönelik çalışmalar
yaptık. Ekonomisi güçlü ve güçlü sağlık politikaları ile yönetilen ülkemizin
kaynaklarını kullanarak cihaz ve donanım açısından hastanemizi güçlendirdik.
Teknolojik ünitelerimizi ve cihazlarımızı milletimizin hizmetine sunduk.
İnşaallah dualarla ve sizlerden aldığımız destekle daha iyisini, daha güzelini
yapacağız. Son 14 yılda tüm dünyanın gıpta ile baktığı, imrendiği, ‘Türkiye
Cumhuriyeti Sağlıkta Dönüşüm Politikalarımız’, Harward Üniversitesinde ders
olarak okutuluyorsa bundan her vatandaşımızın gurur duyması gerekir. 14 yıl
önce hastanelerde rehin kalan vatandaşlarımız şu an Rize’nin Ayder Yaylasında,
Van’ın Bahçesaray’ında rehin kalmıyorsa, 14 yıl önce kırık dökük 650 ambulansı
olan bir ülke iken, şimdi 4500 adet son sistem ambulans, 17 helikopter
ambulans, 3 adet uçak ambulansı olan imrenilecek bir ülke isek bundan herkesin
her kesimin mutlu olması vicdanen takdir etmesi gerekir. Çünkü ‘Halka hizmet,
Hakka hizmettir.’ 2002 yılında Türkiye’de bebek ölüm hızı % 4 iken şu an %0.6
ise gurur vesilesidir. 14 yılda yoğun bakım yatak sayımız 790’lardan 17300’lere
çıkarılmışsa ve geceliği 1000 lira iken Devlet, özel ve üniversite
hastanelerinin hepsinde ücretsiz ise müteşekkir olmamız gerekmez mi? Hayati
tehlike arz eden durumların hepsinde devlet, özel ve üniversite hastanelerinin
hepsi parasızsa, doğumdan sonra anneye 1 ay bakmak, 18 yaşına kadar her
vatandaşın sağlığını sosyal güven altına almak, tüm açık kapalı kalp
ameliyatlarını ücretsiz yapmak, diyaliz ve yanık tedavilerini ücretsiz
uygulamak hangi ülkede yapılıyor artık.
Bir antibiyotik 90 liradan 9
liraya düşmüşse, kolesterol ilacı 145 liradan 11,5 liraya düşmüşse, akılcı ilaç
kullanım politikaları ile ilaç masrafları azaltılmışsa sebep olanlara teşekkür
etmek gerekmez mi! Rabbim Cumhurun Başkanından razı olsun. Ona sağlık, sıhhat
ve selamet versin. 100’lerce 5 yıldızlı otel ayarında hastaneler yapıldı ve
şehir hastaneleri yapılıyor. Hastalarımız randevu almak için seher vakti artık
hastanelerde sıraya girmiyor. 182 MHRS i arayarak istediği hastanede istediği
doktorda istediği günde istediği saatte muayenesini olmak için randevu alıyor
ve hastanelerimizde güven ve huzurla tedavi oluyor…
Cumhurbaşkanımıza fütursuzca her
fırsatta saldıran bu zihniyet, Sağlık Bakanlığının hizmetlerini ve
hastanemizdeki bu uygulamayı takdir etmelerini beklemek ahmaklık alameti olsa
gerek…
Akıllara ziyan bu haberle
kendilerini ve zihniyetlerini de tekrar açığa vurmadılar mı? Kendi ağızları ile
de teyit etmediler mi? Evet, evet! Sağlık da, her şeyimiz de, bedenimiz de,
canımız da, vatanımız da ‘ALLAH’A EMANET’ değil mi! Amenna. Yılmak yok! Sağlık
hizmetinin de en kalitesini en güzelini bu güzide halkımıza vermek için canla
başla çalışacağız. Durmak yok! Yola devam!
Sağlık, sıhhat, selamet, afiyet
dua istirhamım ile...”