Birleşik Arap Emirlikleri Dışişleri Bakanı Abdullah bin
Zayed’in, Medine’yi savunan Fahrettin Paşa’nın koruma altına aldığı kutsal
emanetleri İstanbul’a getirmesini hırsızlıkla suçladığı küstah açıklaması büyük
tepki görürken, Türkiye densiz Zayed’e ve BAE’ye her alanda gereken tepkiyi
gösteriyor. Fahrettin Paşa, 1. Dünya Savaşı sırasında Medine'yi İngilizlere
teslim etmemek için 2 yıl 7 ay savaşmıştı. İngilizlere esir düşen Çöl Kaplanı
lakaplı Fahrettin Paşa, kentteki el yazması eserleri yok olmaması için İstanbul’a
getirdiği için suçlanıyor.
Rumeli ve Balkan camiası da hemşehrileri olan Fahrettin Paşa’yı
(Ömer Fahrettin Türkkan) mezarı başında anarak, anısına saygısızlık edenleri kınadı.
Bulgaristan Rusçuk doğumlu Fahrettin Paşa (Ömer Fahrettin
Türkkan) İstanbul Aşiyan Mezarlığı’nda mezarı başında anıldı. Çöl Kaplanı
olarak bilinen Fahrettin Paşa’nın mezarı başında dualarla anılmasına, Rumeli
Balkan Federasyonu (RUBAFED) Başkanı Kamuran Atakan, Rumeli Balkan Stratejik
Merkezi( RUBASAM) Başkanı Mesut Başkır, Rumeli Türkleri Kültür ve Yardımlaşma
Derneği Başkanı Adnan Şahinler, Balkan kökenli Gazeteci-Yazar Vedat Yenerer ve
Rumeli ve Balkan camiasının ileri gelenleri katıldı. RUBAFED ve RUBASAM adına
Başkan Vekili Süheyl Çobanoğlu, Fahrettin Paşa’nın mezarı başında bir konuşma
yaptı.
Çobanoğlu: Fahrettin Paşa, Peygamber kabrini ve Medine’yi
korudu
RUBASAM Başkan Vekili Süheyl Çobanoğlu yaptığı konuşmasında “Kabri
başında toplandığımız Medine müdafii, Çöl Kaplanı, Merhum Fahrettin Paşa’nın aziz
hatırası önünde saygıyla eğilerek sözlerime başlamak istiyorum. Aziz Türk
milletinin masum evlatları, Birinci Dünya Savaşı’nın meşum günlerinde 50 derece
çöl sıcağında açlık, hastalık ve sefalet içinde cephelerde çekirge yiyerek 2
yıl 7 ay boyunca İslam’ın kutsal şehri Medine’yi ve Peygamber efendimizin
kabrini korumak için kanlarını döküp, canlarını verirken,
ecdadımızın aziz hatıralarına saygısızlık edenlerin ataları, Hristiyan
İngilizlerden aldıkları altınlarla İslam’ın halifesine isyan etmişler, askerimizi
arkadan vurarak kahpelik etmişlerdi” dedi.
Süheyl Çobanoğlu sözlerine şöyle devam etti: “Dün olduğu gibi bugün
de sömürgeci Hristiyanların emrinde olan soytarı kılıklı kişilerin fikir ve
düşüncelerinin hiç bir önemi olmasa da bilinçaltında yatan alçaklıklarının
tescili için bir vesile olmuştur... Bühtanda bulunanlar, ahlak, edep, vicdan,
vefa kavramlarıyla izah edilemeyecek tutumlarıyla İslam tarihine ve insanlığa
ihanet etmişlerdir. Fahrettin Paşa, din-iman-Allah-Peygamber ve vatan uğruna
Peygamber kabrini ve Medine’yi korurken, Hristiyan İngilizlerle işbirliği yapıp
Müslüman Türk askerlerini kalleşçe arkadan vuranların torunlarını alçak iftira
ve yalanları nedeniyle şiddetle kınıyor ve özür dilemeye davet ediyoruz.”