Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Prof. Dr.
Mustafa Şentop, Balkan ülkelerinden gelen bakan ve milletvekilleri, sivil
toplum örgütleri temsilcilerinin de yer aldığı ve Bayrampaşa Belediyesi'nin ev
sahipliğinde bir otelde düzenlenen Rumeli Balkan Gönül Kardeşliği Buluşma
Programı'na katıldı.
Bayrampaşa Windsor Hotel’de düzenlenen programa
Bayrampaşa Belediye Başkanı Atila Aydıner ve eski Kuzey Makedonya
Anayasa Mahkemesi Başkanı Salih Murat ile Balkan ülkelerinden gelen bazı
siyasetçiler, sivil toplum temsilcileri, akademisyenler ile vatandaşlar da
katıldı.
AYDINER: BAYRAMPAŞA VE BALKANLAR
ET VE TIRNAK GİBİ BÜTÜNLEŞTİ
Programın açılış konuşmasını yapan Bayrampaşa Belediye
Başkanı Atila Aydıner, “Bayrampaşa ve Balkanlar etle tırnak gibi
bütünleşmiştir. İlçemizin nüfusunun önemli bir bölümünü Rumeli ve Balkanlar’dan
gelen kardeşlerimiz oluşturuyor. Bu bağlamda biz Balkanlar ve Bayrampaşa
arasında yıllarca gönül ve kültür köprüleri kurduk. Çünkü bizim Balkanlar ile
kökleri asırlar öncesine uzanan bağlarımız var. Bugün Balkanlar’dan
Bayrampaşa’ya gelen bir kardeşimiz veya Bayrampaşa’dan Balkanlar’a giden bir
kardeşimiz mutlaka tanıdık bir yüze, bir dosta denk gelir. Balkanlar’ın
başşehri Bayrampaşa’da dostluk, hoşgörü ve sağlam komşuluk bağları vardır.
Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın önderliğinde, Türkiye Yüzyılı’nda da
gönülden gönüle köprüler kurmaya, Bayrampaşa-Balkanlar kardeşliğini sürdürmeye
devam edeceğiz” diye konuştu.
"TAYYİP ERDOĞAN TÜRKİYE'DİR"
Prof. Dr. Şentop, "Suriye'nin kuzeyinde terör
devleti kurmak için harekete geçtiler, müttefiklerimiz. Türkiye o senaryoyu
bozacak hamleler yaptı. Sınır ötesi harekatlarla o hattı, terör devleti hattını
kesti. 3 yerden bu hattı böldük. Güneyimizden bizi kuşatmaya çalışan bir
senaryoya müsaade etmedik, etmeyeceğimizi de gösterdik. Türkiye 14 Mayıs'ta bir
seçime gidiyor. Seçimde ne olur? Dünyanın her yerinde birbiriyle yarışan
partiler olur. Bazı partiler bir araya gelir ittifaklar yarışırlar. Türkiye'de
öyle bir seçime mi gidiyoruz? Hayır. Görünürde partiler var, ittifaklar var ama
seçim partilerle, ittifaklar arasında değil. Seçimin özü şu; Tayyip Erdoğan
devam etsin diyenlerle, Tayyip Erdoğan devam etmesin, Tayyip Erdoğan'ı
indirelim, düşürelim diyenler arasında. Karşı taraf kendileri de söylüyor ya.
Terlik olsa oy veririz diyorlar ya… Terlik olmuş, başka bir şey olmuş, kim
olmuş, ismi önemli değil. Karşı tarafın adayı önemli değil, kendileri de
söylüyor. Önemli olan Tayyip Erdoğan'a karşı olanların oyunu toplamak ve Tayyip
Erdoğan'ı indirmek. Niçin? Tarihin nadir dönemlerinde bir insanın
mukadderatıyla, bir ülkenin, toplumun mukadderatı aynı yere gelmiştir. Bunun
çok az örneği vardır. Şimdi öyle bir örnekle karşı karşıyayız. Tayyip Erdoğan,
Tayyip Erdoğan değildir, Tayyip Erdoğan Türkiye'dir. Tayyip Erdoğan'ın
kaderiyle, mukadderatıyla, Türkiye'nin kaderi, mukadderatı aynı hale gelmiştir.
Tayyip Erdoğan karşıtlığı, Tayyip Erdoğan'ın şahsına değil, Tayyip Erdoğan'ın
ortaya çıkarttığı bu Türkiye tablosunadır. Tayyip Erdoğan düşmanlığı, Türkiye
düşmanlığıdır" dedi.
"DER SPİEGEL KAPAĞINA TEPKİ; MESELE HİLALİ KIRMAK"
Dünyada küresel vesayet olduğuna ve hiç alakası
olmayanların dahi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı devirmek için çalışma
içinde olduğuna dikkat çeken Şentop, "Dünyada bazı meşhur dergiler var.
Küresel vesayet var dünyada. Bazıları gizli saklı oluyor bazıları açıkça
oluyor. The Economist, ocak ayında kapak yaptı. 2023'ün en önemli seçimi
dedi Türkiye seçimleri için. O yetmedi yeni kapak yaptı. Tayyip Erdoğan'ın
indirilmesi gerekir falan diye. O yetmemiş, bugün twitter hesabına Tayyip
Erdoğan'a karşı bir ifadeyi koymuş. Fransa'da önemli dergiler kapak yapıyorlar.
Almanya'da Der Spiegel bir kapak yaptı. Çok enteresan. Bir koltuk var, koltukta
oturuyor. Koltuğun bazı yerleri çatlamış, kırılmış. Yani düşecek falan demek
istiyor. Tayyip Erdoğan'ın oturduğu yerin tam başının üstünde bir hilal var,
hilal de kırılmış. Mesele bu, mesele Tayyip Erdoğan'ı koltuğu indirmek değil.
Mesele hilali kırmak, onu sökmek oradan. Şu anda Türkiye böyle bir tabloyla
karşı karşıya. Bundan sonra yapılacak her seçim kendisinden önceki seçimlerden
daha önemli hale gelmiştir. Rusya Ukrayna savaşı, Çin'le ilgili gelişmeler ve
hepsinin merkezinde Türkiye var. Mümkünse Türkiye'nin etkisiz hale getirilmesi
lazım. Bu nasıl olacak? Bizim ne işimiz var Libya'da, Suriye'de, kendi işinize
bakın diyenler gelirse Türkiye'ye, herkes bunu istiyor" diye konuştu.
"BİR KAOS VADEDİYORLAR TÜRKİYE’YE"
Her seçimin önemli olduğuna dikkat çeken Şentop,
"Türkiye'yi kuşatmaya çalışıyorlar. Doğu Akdeniz'den, Suriye'den, Irak'ın
kuzeyinden… Etrafımızı sarmaya çalışıyorlar. Türkiye, ekonomiyle, uluslararası
ilişkilerde, uluslararası hukukta, siyasette, Türkiye bir merkez haline geldi.
Bu merkezi kontrol etmek istiyorlar. Biz ise bu merkez kontrol edilmez, bu
merkezin nasıl hareket edeceğine milletimiz karar verir, milletin seçtikleri
karar verir diyoruz. Fazla seçenek yok, iki seçenek var. Diğer taraf sadece
yıkalım, bozalım, hedefi bu. Bir kaos vadediyorlar Türkiye'ye. Bir proje de
yok" dedi.
"SURİYE'NİN KUZDEYİNDE BİR TERÖR DEVLETİ KURMAK
İSTİYORLAR"
Prof. Dr. Şentop, "Terör örgütüyle bağlantılı olan
bir siyasi hareket var ve bunun terör örgütü olarak kabul etmiyor o
siyasetçiler. Onlar, Tayyip Erdoğan karşısında kim olursa ona destek
vereceklerini söylüyorlar. Bahsediyorlar, filan hapisten çıkacakmış, onlar da
konuşulmuş olabilir. Esas mesele şu ve bu seçimlerin temel meselesi Türkiye'nin
kuşatılmasıyla ilgili. Esas anlaşılan nokta şu olabilir. Bu kararı o
teröristler, sözde liderleri falan veremez. Bu kararı o terör örgütünün bir baş
olarak Türkiye'ye karşı kullananlar verir. Onların maksadı da şu; Suriye'nin
kuzeyinde bir terör devleti kurmak istiyorlar. O senaryoda geciktiler, biz
geciktirdik. Beklentileri şu, bir kere Türkiye Suriye'deki operasyonlarını
durdursun ve oradan çekilsin. Sınır ötesi harekatlar durdurulsun, bir daha da
sınır ötesi operasyon ihtiyaç da olsa, gerek de olsa yapılmasın. Bunun
sinyalini aldık. Askerlerimiz sınır ötesinde görev süreleri dolmuş, mecliste
oylama yapıyoruz şu anki Cumhurbaşkanı adayının partisi de destek vermedi.
Terör devleti kurmak suretiyle kuşatmak için uğraşıyorlar, plan bu. Biz bu
planı bozduk. Şimdi buradan vazgeçin diyecekler, ona göre destek veriyorlar.
Eğer bundan vazgeçilirse 1-2 sene içerisinde orada bir terör devleti oluşturmak
istiyorlar. Türkiye coğrafi sınırlarından çok daha büyüktür. Bunu bu hale
getiren de Tayyip Erdoğan'dır. Onun için düşmanlık Tayyip Erdoğan'a yapılıyor.
İnşallah 14 Mayıs seçimleri Türkiye'nin güçlü, kararlı yürüyüşünü
durduramayacak" diye konuştu.
Prof. Dr. Şentop, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı
Mansur Yavaş'ın da 'savaşa mı gidiyoruz, seçime mi' sözlerini, "Biz
payanda deriz. Bir direk, çok sağlam durmazsa yandan onu desteklerler, payanda
olarak eklenmiş belediye başkanları var. Adayla beraber geziyorlar. Onlardan
birisi diyor, savaşa mı gidiyoruz, ne bu silahlar, uçaklar SİHA'lar falan. İşte
onlar benim anlattığım sebepten var. Bu seçimin temel meselesi ülkenin
kuşatılmışlığı meselesidir" diyerek eleştirdi.