3. LİG 1. Grup’ta 2017-2018 sezonuna Bayrampaşaspor Şampiyonluk parolasıyla başladı.

Geçen sene takımın ortaya koyduğu başarılı performansla ister istemez çıta yükseldi. Hedef büyük olduğu için bir dünya transfer yapıldı. Tabii ki şuan 2 lig ve 1 kupa maçı oynayan Bayrampaşaspor, ortaya koyduğu futbol ile beklentilerin altında kaldı. 

Bizler de her maçın ardından sahadaki gördüklerimizi haberin altına yorumladık. Yazarkende ısrarla şunu sorduk? Geçen sene oynadığı oyunla keyif veren bu takım, bu sene neden oynamıyor?

Burada Teknik Patron Murat Şenvardar ve Sportif Direktör Mehmet Kalemci’nin tecrübelerini bilen bir insanız. Kesinlikle Mehmet Kalemci ve Sarı Murat’a gitsinler, istifa etsinler, yerlerine şu gelsin bu gelsin diye bir uğraşımız veya bir derdimiz yok. Aksine sonuna kadar her ikisinin de arkasındayım, tam destekçileriyim. 

Ama burada gördüklerimizi de yazmak, kritik yapmak durumundayız!

***

Sezonun ilk maçları her zaman zordur zor olmasına ama, Bayrampaşaspor sanki yeni sezonun ilk maçını değil de geçtiğimiz sezonun son maçını oynar gibiydi...

Sercan’ın Bayrampaşaspor’a hayat veren o golünü en güzel köşeye yazalım yazmasına ama skora bakıp da gerçekleri de görmezden gelmeyelim... 

Maçın geneline bakıldığında, Bayrampaşasporlu oyuncuların, sanki koskoca hazırlık dönemi boyunca hiç çalışmamışcasına, savunma hataları ve rakibe kendi evinde cömertçe bol keseden pozisyon vermeleri düşündürücü. İlk yarıda Batmanlı oyuncular iki net gol fırsatından yararlanamazken, bunların ikisini de önleyen isim kaleci Tevfik’ti. Özellikle ilk devrede sağ kanadımızı Batmanlı Reha ve Emre adeta otobana döndürdüler desek yeri.

Batman Petrolspor maçında her iki kanadımızın da çalışmadığını, rakip ceza alanına hiç bir isabetli orta yapılmadığını, Ergün ve Yavuz’un meşin yuvarlağı filelerle buluşturacak pasları alamadığını net olarak gördük. 

Kaleci Tevfik ve Sefa dışında ucundan bile tutabilecek tek futbolcu ortada yoktu. Hadi bir iki oyuncuyu anlarım ama 8-9 oyuncunun bu kadar kötü olabilmesi nasıl açıklanabilir bilemiyorum. Gerçekten de teknik heyetin bunu acil olarak masaya yatırması gerekiyor. Yoksa her maçta bu kadar büyük bir şansı bulabilmek mümkün olmaz… 

***

Taraftarla başlamak istiyorum aslında... 

10'nunla bununla değil! 

Bazı takımlar vardır, sadece seyircisiyle oynayabilen... 

İşte Bayrampaşaspor öyle bir takım. 10 numara, 8 numara, 9 numara hepsi hikaye!

12 numara presi de yaptırır, asisti de yaptırır, golü de attırır. Halide Edip Adıvarspor karşısında olduğu gibi. Uzun bir aradan sonra, 120 dakika susmadan takımına destek veren taraftarı tribünde görmek beni heyecanlandırdı. Eminim Bayrampaşasporlu futbolcuları da heyecanlandırmıştır.

***

Memlekette ne olsa “Tadımız kaçmasın Ali Rıza Bey” modunda karşılayan bir grup insan var. İstiyorlar ki canımız da sıkılsa, sıkıntılı bir dönem de yaşasak hiç öyle değilmiş gibi davranalım. Saptırmalarla, kendimizi kandırmalarla her şeyin üstü kapansın. Siyasette bu mümkün olabilir, ama futbol öyle bir oyun değil! Batman Petrol ve Halide Edip Adıvarspor maçlarını başarıymış gibi göstermeye çalışanlara kargalar güler. Ve en önemlisi gerçekler çok geçmeden ortaya çıkar. Sahada 87 dakika 10 kişiyle mücadele eden Halide Edip Adıvarspor buz gibi bir aynayı yüzümüze bir tutuyor, anlıyoruz nedir, ne değildir! 

Sezonun ilk maçında Batman Petrol’a karşı alınan galibiyetle sezona 3 puanla başlamak ve Halide Edip Adıvarspor’u kupa dışına itip bir üst tura çıkmak çok güzel. 

Futbolda, bazen kötü oynayıp galip gelebiliyorsun, bazen de çok iyi oynayıp kaybedebiliyorsun. Ama şuan ki sahadaki oynanan futbol bana gelecek için umut vermiyor desem yeri. 

Eminim, Teknik Patron Murat Şenvardar ve Sportif Direktör Mehmet Kalemci’nin tecrübeleri, oyuncuları çok iyi tanımaları, yaptıkları nokta transferler ile A ve B planları ile güzel bir futbol ile güzel günleri göreceğimizden ümitliyim...

***

Yahu ayıp çocuklar.. Vallahi de billahi de ayıp. Sakın yanlış anlamayın. Bu serzenişim, sitemim, maçı kaybettiğiniz için değil. Kötü hatta çok kötü oynadığınız için. Şu maçın görüntülerini alın ve kulüpte televizyonun karşısına oturun bir izleyin ya! Ve gerçekten ‘Biz bu muyuz?’ diyeceksiniz. Tamam yenilirsiniz, 2-1 hatta 3-1’de kaybedebilirsiniz. Ama bu kadar kötü oynayarak değil. Hiçbir şey oynamadınız arkadaşlar. Düşünün maçta akıllarda kalacak bir pozisyonunuz yok. Bir kaç tane gübre pozisyon, onlar da doğru dürüst bir pozisyon değil. Ancak o kadar kötüydünüz ki bize onlara bile pozisyon dedirttiriyorsunuz. Orta sahadaki arkadaşlar neredesiniz? Hani yardımlaşma? Hani forvete destek? Topu ileriye bile atamıyorsunuz, eliniz belinizde rakibin oyununu izliyorsunuz. 

 Bakın kime yenildiniz! Sizden 3 gömlek altta. Ne 3’ü, 4-5 gömlek altta bir takıma yenildiniz. Gollere bakıyorum da adamlara, ‘Hop arkadaş nereye gidiyorsun?’ diyen yok. 

Böyle bir takıma karşı Bayrampaşaspor’un üstünlük kuramadığına, nasıl gol pozisyonlarına giremediğine inanamıyorum. Ya arkadaşlar, hepiniz sözleşip ‘Bu maçta kötü oynayalım’ deseniz, inanın bu kadar kötü oynamayı beceremezdiniz. Kusura bakmayın ama çok ruhsuzdunuz.

Bana göre Bayrampaşaspor’un en büyük sorunu; yavaş oynaması. Koşmuyorlar, deplase olmuyorlar, çapraz koşu yapan, savunma arkasına sarkan veya şans eseri birisi sarkarsa ona uzun top atan yok. Bu kadar temposuz futbolla bu çağda bir şey yapamazsınız. Tempo artmalı. Resmen Langırt futbolu oynuyoruz. Herkes yerinde durup yan pas veya önündeki adama pas yapıyor. Sezonun ilk maçında Batman Petrolspor ve Ziraat Türkiye Kupası maçındaki Halide Edip Adıvarspor maçlarında 'bu futbolla olmaz' dediğimde, birileri rahatsız olmuştu. Ama bu futbol hakikaten langırt futbolu. Rakip karşına 11 kişiyle dizilince gol falan atamazsın. Hızlı oynayacaksın, çabuk çıkacaksın. Bu kadar temposuz futbolla bırak sen şampiyon olmayı, hiçbir şey yapamazsın...

Burada kimseyi yıpratmak istemiyoruz... Ortada ne varsa onu yazıyoruz sadece. Bugüne kadar ki oynadığımız toplam 3 maçta Bayrampaşaspor “iyi” diyebilecek kimse var mı bu Bayrampaşa’da? 

Kalemi topçulara versem, bundan fazlasını sizler bile yazamazsınız!

Çünkü malzeme ile ürün arasındaki orantısızlık, tuhaflık, gariplik, yavaşlık, soğukluk buna izin vermez.

Neden?.. Çünkü Bayrampaşaspor rakip ceza alanı yakınına ya giremiyor ya da girdiğinde çoğalamıyor.

Gol, çatıya tırmanmak gibi bir şey… Merdivenin bir-iki basamağı eksikse, çok güzel tırmanırsın ama çatıya çıkamazsın.

Hele hızlı değilsen.

Sürati felaket sanıyor Bayrampaşasporlu futbolcular. Bu bir tercih olabilir. Lakin eldeki potansiyelin verimsiz kullanıldığı bir tercih olduğu kesin. Hatta yıkıcı bile sayılabilir. Oysa Çatalcaspor duran topu, kontratağı olan bir takım. Yüksek pas yüzdesi ve en önemlisi kanatları dolu tanesi gibi yağdı durdu Bayrampaşaspor yarı alanına.

Bayrampaşaspor ise halâ “alışma devresinde”… 

Kim neye alışacaksa?

DİP NOT: Üç maçında ardından gördüklerimizi yazdık dilimizin döndüğünce. Yazdıklarımıza bakıldığında %100 haklı olduğumuz yine ortaya çıktı. Demekki bu futboldan az buçuk anlıyoruz sanki! Birileri gibi bilmeden ahkam kesmiyoruz, anlıyormuşuz ayaklarına yatmıyoruz, işkembe-i kübradan sallamıyoruz...