İstanbul’un simge yapılarından, tarihi 250 yılı aşkın
Rami Kışlası, kütüphane oldu.
51 bin metrekarelik peyzaj alanı ve 4 bin 200 kişilik
oturma kapasitesine sahip Rami Kütüphanesi bugün hizmete açıldı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla açılan
kütüphane, Türkiye'nin en büyük Avrupa'nın ise sayılı kütüphanelerinden biri
olacak.
Törende bir konuşma yapan Erdoğan, kütüphanenin zaman
içinde artmakla birlikte ilk etapta 2 milyon kitapla haftanın her günü 24 saat
olarak gençlere hizmet edeceğini açıkladı.
"GIDA ÇARŞISINDA ÇALIŞTIM. TOP DA OYNADIM"
Dün vefat eden ve bugün son yolculuğa uğurlanan sanatçı
Burhan Çaçan’a Allah’tan rahmet, yakınlarına da baş sağlığı dileyerek
konuşmasına başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları
şöyle; “Burası gıda çarşısına dönüştüğünde burada uzunca bir zaman peynir
sattık, sucuk, pastırma bunların satışını yaptık. Yani burada bir geçmişim var.
Böyle bir mezbelelik haldeydi. Burada top da oynadım. Rami top sahası olduğu
zaman. Buralara yabancı değiliz, bizim Süleyman efendi de burada zaman geçirdi.
Hepsinden öte Sultan 2. Mahmud 1829-29'daki Osmanlı-Rus savaşının askeri ve
idari yönetimini bu kışladan yürütmüştür. Daha sonra gıda toptancıları sitesi
dahil farklı biçimde değerlendirmiştir. Bu abide eseri İstanbul'un en büyük
kütüphanesi olarak yürüttüğümüz çalışmalar nihayet bitti. Sadece bir kütüphane
değil pek çok faaliyetin de yapılabileceği bir kültür merkezi olarak planladık.
Buradaki kütüphanemiz günün 24 saati kitapseverlere hizmet verecektir. Kullanım
alanı 36 bin metrekareyi geçen diğer ilaveleriyle yaklaşık 110 bin metrekarelik
bir alanda şu andaki yapıya kavuşmuş bulunuyor. Kütüphanemizde 2 milyonu aşkın
ve 4 bin 200 kişilik kapasiteyle hizmete başlamasından memnuniyet duyuyorum. Kitap
sayımız zaman içinde daha da artacak. Atatürk İhtisas Kütüphanesi de 25 bin
ciltlik külliyatı ile önemli ihtiyacı karşılayacaktır. Yazma Eserler
Kütüphanesi buraya ayrı bir derinlik katacaktır. Dijital kaynaklar da burada
meraklılarıyla buluşacaktır. Gerçekten bu eser her türlü takdirin üzerinde bir
eser. Ülkemizin özellikle de İstanbul'un tarihi ve kültürel mirasına sahip
çıkmayı, ecdada karşı sorumluluğumuzun bir gereği olarak görüyoruz. Modern
sanatların ülkemizde yaygınlaşmasını sağlayacak projeleri de hayata
geçiriyoruz. Ankara'daki Cumhurbaşkanlığı Külliyesi bünyesinde bir kongre ve
kültür merkezi, sergi merkezi ve kütüphaneyi milletimizin hizmetine sunduk. Cumhurbaşkanlığımızın
Çankaya Köşkü'ndeki Tarabya yerleşkesinde, Dolmabahçe, Yıldız Sarayı'ndaki
eserleri restore ederek Vahdeddin Köşkü'nü bugünkü haline getirerek tarihimize
sahip çıktık. Milli Saraylar Başkanlığı'nı Cumhurbaşkanlığına bağlayarak ecdad
yadigarı pekçok eserin ihyasını s ağladık. Taksim'deki AKM'nin tüm olumsuz
kampanyalara rağmen İstanbul'un kültür sanat hayatına kazandırdık.
"ECDADIMIZ HER KÜTÜPHANEYİ CENNETTEN KÖŞKE
BENZETMİŞTİR"
Üniversitelerimizin ve sivil toplum kuruluşlarımızın
gayretlerinin yakın takipçisiyiz. Dönüştürdüğümüz ve inşa ettiğimiz gençliğimiz
nezdindeki gördüğü kabulü gittiğim her yerde şahit oluyorum. Bir mekanın
şerefi, değeri, anlamı orada bulunanlarladır. Bu mana, bu söz en vücut bulduğu
yerlerin bence kütüphaneler olduğuna inanıyorum. İşte burası böyle bir eser.
Gençlerimizle birlikte vatandaşlarımızın kütüphaneyle ünsiyetini ne kadar
güçlendirirsek geleceğimiz o kadar emniyette olacaktır. Geriye doğru baktığımızda
kütüphanelerimiz ne kadar zengin, yaygın, hareketli ise medeniyetimiz o derece
üretken, devletimiz güçlü, milletimiz müreffeh olmuştur. Bizim medeniyetimiz
kitap, defter, kalem, okumak, anlamak, sormak, anlatmakla yoğrulmuş, ilimle,
irfan, hikmet ve tefekkürle kıvamını bulmuştur. Ecdadımız her kütüphaneyi
cennetten köşke benzetmiştir. İnşallah biz de onlara layık oluruz. İlim, irfan,
kültür, sanat faaliyetlerini de ibadet aşkıyla yürüten milletimiz asırlarca
dünyaya ışık tutmuş, halen el üstünde tutulan eserler vermiştir.
"TÜM KADEMELERDE TOPLU REFORMLAR
GERÇEKLEŞTİRDİK"
Bereketli medeniyet iklimimiz yerini fikri ve manevi
kuraklığa bıraktıkça sefalet ve gerileme almıştır. Kuraklık iklimi kimi
yerlerde özellikle tesis edilmiş, bir kara bulut gibi çöktürülmüştür. Ülkemizde
eğitim, öğretim, entelektüel faaliyetleri tek yönlü formatlama amacı olarak
tutmaya çalışan zihniyetin yol açtığı kısırlığı yaşadık.Çocuklarımızı ya okullara hiç almıyorlar ya da faşizan
baskılarla kendi ideolojik saplantıları dolayısıyla biçimlendirmeye
çalışıyorlardı. Rahmetli Menderes'in başlattığı rahmetli Özal'ın sürdürdüğü bu
milletin çocuklarının önünü açma çabalarını hayırla yad ediyoruz. Kalkınmanın
bütün olduğuna en başında da eğitimin, kültür ve sanatın geldiğine inanıyoruz.
Bunun için önceliklerimizin ilk sırasına eğitimi aldık. Geçmişin yanlışlarını
düzeltecek, mağduriyetlerini giderecek, günümüz ihtiyaçlarına cevap verecek
eğitim altyapısı ve sistemi kurmak için kolları sıvadık. Tüm kademelerde köklü
reformlar gerçekleştirdik. Tüm sistemi yeniden yapılandırdık.
Üniversitelerimizi 81 vilayetimize yaygınlaştırdık. Çocuklarımızı ve
gençlerimizi destekledik. Kültür sanat altyapımızı tahkim ettik.
Ülkemize değer katan herkesin yanında olduk. Yaptığı işe,
üretimine, hizmete kendi değerlerinin damgasını vuran kültür sanat
insanlarımızı özellikle teşvik ettik. Asırlardır yolumuzu aydınlatan medeniyet
güneşimizi tekrar en yükseğe taşıma peşine koşuyoruz.
"ÜLKEMİZE VE İSTANBULUMUZA HAYIRLI OLSUN"
Demokrasi ve kalkınma atılımımızda bu mücadeleyi
destekleyen bir yönü vardı. 20 yılda asırlık altyapı eksiklerini, demokrasi ve
güvenlik ihtiyaçlarını gidermekte çok büyük başarı yakaladığımızı kimse inkar
edemez. Asırlara bedel ve hizmetler ortaya koyduğumuzdan asla şüphemiz yok.
Dünya değişirken ülkemizin yerinde kalması demek gerileme işaretidir. Takip
eden değil öncülük yapan, kültürde de kendisine sunulanların tüketen değil,
üreten bir Türkiye için gece gündüz çalışıyoruz. Türkiye Yüzyılı vizyonumuzla
eğitim ve kültür başta olmak üzere ülkemizi küresel düzeyde marka haline
getirecek başlıkların t amamında milletimizi hayallerini kavuşturacağız.
Rami Kışlası'nı, Rami Kütüphanemizi gezerken gerek
cilthanesi, mücellitlerimizi gördüm, adeta bir ameliyathane gibi kitapların
restorasyonlarının yapıldığı birimlere girdik. Oradaki arkadaşlarımızın nasıl
bir hassasiyetle çalıştıklarını adeta organ nakli yapar gibi o kitapların bütün
gerçekten tahrip olmuş yaprakları tek tek nasıl bir yerden bir yere
naklettiklerini görmek, onlara şükran borcu olduğumuzu söylememek mümkün değil.
Bu eserlerle beraber inşallah Rami kütüphanemiz çok çok farklı geleceğe bir
yatırımın inşallah eseri olacak. Ülkemize ve İstanbulumuza hayırlı olmasını
diliyorum.
"YURT İÇİ, YURT DIŞINDAN HER TÜRLÜ KİTAPLARI
ALACAĞIZ"
Yurt içi, yurt dışından buraya her türlü inşallah
kitapları alacağız, ithalatçılığımızla onu getireceğiz, kitap ithali yapacağız,
dünyanın dört bir yanından. Rami kütüphanemizin uluslararası özelliğini çok
daha güçlü hale getirmiş olacağız. Hepinize sevgi, saygılarımı sunuyorum, kalın
sağlıcakla.
RAMİ KÜTÜPHANESİ HAKKINDA
Toplam 220 dönümlük alan içinde, 36 bin metrekarelik
kapalı alanın yanı sıra ağaçlarla çevrili yapay bir göleti de barındıran
kütüphane, 51 bin metrekarelik peyzaj alanına sahip.
Dört bin 200 kişilik oturma alanı bulunan komplekste, 0-3
ve 3-6 yaş gruplarına hizmet veren Bebek ve Çocuk Kütüphanesi ile ortaokul ve
lise öğrencileri için tasarlanmış Gençlik Kütüphanesi yer alıyor.
Ayrıca yüksek lisans ve doktora öğrencilerinin,
akademisyenler ve araştırmacılar başta olmak üzere tüm yetişkin kullanıcıların
kaynak ihtiyaçlarına yanıt veren Yetişkin Kütüphanesi, Genel Eserler, Felsefe-Psikoloji,
İlahiyat, Sosyal Bilimler, Dil Bilimleri, Bilim ve Teknoloji, Güzel
Sanatlar-Eğlence ve Spor, Edebiyat, Tarih ve Coğrafya kütüphanelerinden oluşan
10 adet ihtisas kütüphanesinin yanı sıra Atatürk İhtisas Kütüphanesi ve Yazma
Eserler Kütüphanesi de kitapseverlerin hizmetine sunulacak.
Şifahane'de kitap restorasyon çalışmaları
gerçekleştirilecek
Yazma Eserler Kütüphanesi bünyesindeki Şifahane'de
gerçekleştirilecek kitap restorasyon çalışmaları ve arşiv bölümleriyle kadim
bilginin korunması ve gelecek nesillere aktarılması amaçlanıyor.
Etkinlik salonları, bireysel ve grup okuma salonları,
atölye mekanları ile söyleşi, seminer ve sergi gibi farklı kullanım
olanaklarına sahip büyük bir kompleks olarak tasarlanan kütüphane haftanın her
günü açık olacak. İhtisas kütüphaneleri ve okuma salonları 24 saat hizmet
verecek.
Global Sustainable Tourism Council'a (GSTC) akredite bir
program olan Biosphere tarafından 30 Aralık 2022'de yapılan denetim sonucu Rami
Kütüphanesi Sürdürülebilirlik Sertifikası aldı. Sürdürülebilir Müze Programı’na
dahil olan dünyada 56 tesis bulunurken, Rami Kütüphanesi, Türkiye'de bu
sertifikaya sahip ilk kurum oldu.
Rami Kütüphanesi hakkındaki ayrıntılı bilgilere
"www.ramikutuphanesi.gov.tr" adresinden erişilebiliecek.