29 Mart 2024 Cuma   

KORKU YOZLAŞTIRIR

 

“GÜÇ yozlaştırmaz, güç kaybetme korkusu güçlüyü yozlaştırır.”
Bir trende yolculuk ederken duyduğum bir konuşma sözü… Korku yozlaştırır!!
Korku eylemi ve duruşu değiştirir. Eylem ve düşüncelerimizi etkiler, onları bozar, yozlaştırır, değiştirir. Bazen ölçülü bir korku zaman zaman bizi dikkatli olma durumuna taşıyarak kısmen faydalı olsa da; korku yozlaştırır. 
Korku kaçınılmaz olarak tüm canlılar için vardır. Şöyle demek olanaklıdır. Korkmayan canlı yoktur! Korkunun canlıların, eylem, duruş ve düşüncelerini değiştirebilmesi; onu, bir yönlendirme aracı olarak kullanıma sokar. Burası dikkate değer bir noktadır.
Peki, niçin korkarız? 
Zaman zaman sebepsiz de olsa, aslında en genelde acı çekmekten korkarız. Bedensel bütünlüğümüz tehdit altında olduğunda, emekle bugüne taşıdığımız beklenti ve planlarımızın aksama ihtimali belirdiğinde, özgürlüğümüz riske girdiğinde korkarız.
Korkarız ama korkudan ve korkutandan da nefret ederiz. Nefret korkuya karşı geliştirilen bilinçli bir tepkidir. Nefret başladığında artık olayları ve olguları akılla değil, duygularla yorumlarız.
Bireylerde değişim oluşturan bu korku duyguları topluluklar için de geçerlidir. Toplumu saran korkular, toplumun davranışlarını da değiştirir, onları bozar, yozlaştırır. 
Korku; eylemlerimizi değiştirip, bireyin nasıl olacaksa öyle olmasını engellediğinde başarıya ulaşmış olur. Eylemin sonucu korkuyu verenin istediği gibi gerçekleştirmiştir artık. Bu etkinin olabilirliği, toplum yönetiminde korkuyu bir araç olarak yönetimin kullanımına sunar. 
Yaşamda korku, şimdimizi endişe dolu yapar. Geleceğimizi kaygıyla doldurur. Toplumda mutsuzluk ve umutsuzluk artık kural olur. Korku sürdükçe insanların yüzüne, bakışına yansır, içlerine siner, var olduğu sürece onları sessizleştirir, garipleştirir.
Korku garipleştirir.
Ama güçlü de korkar. Gücü kaybetme korkusu, güçlü olanı bozar, güçlüyü yozlaştırır. Değerlere duyarlılığı körleşen güçlü, yönetirken daha çok hata yapmaya başlar. Gücü kaybetmekten korkan güçlü, YOZLAŞIR!
Korkunun yoğun bir sis gibi etkisini arttırarak süregeldiği dört bir taraftan sıkışan benim garip yurdum…
Korku garipleştirir. Gariplik dilsizliktir, sözün susmasıdır. Şairin yoksulluğu, sanatçının kısırlığıdır. Kısacası hayatın tatsızlığıdır.
Unutmayalım ki; en temel ve en genel başarısızlığı, varlığımızı mutlulukla onurlandıramadığımızda tadarız. 

Tarih: 15 Şubat 2017 Çarşamba    Hit: 4596




Henüz yourm yapılmadı, ilk yorum yapan sen ol