Ülkemizde özellikle son aylarda artan kadın ve çocuk cinayetleri ve kadına ve çocuğa şiddet haberleri ile sarsılmaktadır.
Terör ülkede insanları korkutmak karamsarlığa düşürmek güvenlik kaygısı oluşturmak için yapılan şiddetin adıysa, kadın ve çocuklar üzerinden yaşadıklarımızda terörün ayrı bir şekli değilmidir?
Nerede ise her ay her hafta daha önce duymadığımız şiddet görüntüleri ile kadın ve çocuklarımız katledilmekte sonucunda da ülkemizde adeta tüm gündem geride kalmakta sadece bu olayları konuşur hale gelmekteyiz.
Son dönemde hepimiz hatırlıyoruz, Diyarbakır’da Narin kızımızın katledilişini, daha bu işlenen cinayetin neden nasıl ve kim veya kimler tarafından çözülememiş olması fevkalede üzücüdür.
Bu günlerde bu elim hadise gündeminizden düşsede olayın ilk ortaya çıkmasından itibaren bir bir ay içerisindeki gelişmeleri hatırlıyoruz. Adeta sabahtan akşama kadar hatta gece bile tüm ülke olarak bu olaya kilitlenmiştik. Ortaya atılan iddaalar, Narin kızımızın parçalanmış cesedenin ortaya çıkartılması sonrasındaki gelişmeler adeta kanımızı dondurdu.
Bir çok sosyal medya hesabının devreye girdiği her gün yeni bir iddia ve buna bağlı oluşan nefret ve korku ortamı acaba ülkemizin yeni bir kargaşa ortamına sokulmasının ortamımı hazırlanmaktadır.
Yazıyı hazırlarken İstanbul’da Edirnekapı surlarında gerçekleşen masum bir kızımızın parça parça edilerek katledildiği haberide aynen Narin kızımızın katledilişi gibi ülkemizde uzun süre gündemde kalacak.
Ülke olarak üzüleceğiz, korkacağız ve kaygı duyacağız, yani tam terörün kelime anlamında ne varsa yaşayacağız.
Çocuklarımızı evden çıkartmamaya çalışacağız, insan ilişkilerimiz zayıflayacak, kimseye güvenmeme durumu meydana gelecektir.
Devletimiz, İçişleri Bakanlığımız, Polisimiz ve Jandarmamız, burada sadece iki örneğini verdiğim onlarca elim cinayetin nedenlerini çok süratli bir şekilde ortaya çıkarmalı. Ülkemizdeki güven ortamını süratle sağlaması gerekmektedir
Bu elim hadiseleri takip edenlerin adeta ezberlediği konu, cinayetlerden sonra ortaya dökülen katil ve katillerin sosyal medya paylaşımları.
Cinayetler sonrası ortaya çıkan sosyal medya hesaplarından katillerin övülmesi yada katledilen evlatlarımız hakkında şöyle yaşamasa böyle olmazdı tarzında akıl tutulması paylaşımlardır.
Emniyetimiz süratle sosyal medya üzerinden tezgahlanan bu duruma müdahil olmalı. Bunu yaparkende kesinlikle birey özgürlüklerini kısıtlayıcı yola sapmadan sadece suçlulara dönük operasyonlar yapmalıdır.
Her bir vatandaşımızın tek bir dileği vardır! Bir tane dahi olsa ülkemizde suçsuz günahsız insanlarımızın olmadık sebeplerle katledilmesinin önlenmesidir. İşlenen cinayetler sonrası, faillerin adeta kitap olacak suç dosyalarının ortaya dökülmesi, buna rağmen bu faillerin elini kolunu sallayarak ortalıkta dolaşması, milletimizde derin üzüntü yaşanmasına yol açmaktadır.
İnfaz yasalarımız tekrar gözden geçirilmelidir. Cezaevleri, suçluların suça bir daha karışmamasını sağlayacak yerler olmalıdır.
Denetimli serbestlik konusu maalesef ülkemizde iflas etmiştir. Süratle kaldırılmalı suç işleyen yasada ne yazıyorsa o kadar cezaevinde kalmalıdır.
Değerli okuyucularım, bir daha böle elim olayların olmadığı daha güvenli ve refah bir ülkenin hepimizin hakkı olduğunu düşünüyorum.
Sağlıkla kalın hoşçakalın.