Yıldırım Mahallesi’nde bulunan ZEÇA Spor
Kulübü’nde Bayrampaşalılara boks öğreten antrenör Yavuz Selim Kılıç, özellikle
gençleri kötü alışkanlıklardan, kötü çevreden uzaklaştırıp hem spor yapmalarını
hem de ailelerine ve topluma yararlı bireyler olarak yetiştirmeyi arzuluyor.
• Boks, iki kişinin bir hakem gözetiminin
altında karşılıklı yumruklaşarak puan topladıkları spor müsabakasıdır. Belden
aşağıya ve enseye vurmak, sporcunun kendi etrafında 360 derece dönmesi, avuç içi
(eldivenin beyaz boyalı bölgesi harici) vurmak, ses çıkarmak uyarı almasına
neden olur. 3 uyarıya bir ihtar (-1 puan) verilir. Hem amatör hem de
profesyonel boksörler ring adı verilen alanda diş ve kasık koruyucuları takar.
Amatör boksörler ayrıca koruyucu başlık da takmaktadır.
Peki boks deyince sizin aklınıza ilk önce
kim geliyor?
Benim Muhammed Ali ve Rocky filmleri…
Çocukluğumuzda gece yarısı saat 04.00’de o zaman tek kanallı olan televizyonun
başına geçince Amerikalı ünlü Müslüman boksör Muhammed Ali’nin maçlarını
izlerdik. O rakiplerini devirdikçe bizden biri olarak gördüğümüz bu büyük
boksör bu sporu bir çok kişiye sevdirdi. Birde Rocky Balboa’nın seri halde
yayınlanan sinema filmleri…
Ülkemizden de Cemal Kamacı, Turgut Aykaç,
Eyüp Can, Malik Beyleroğlu, Yakup Kılıç, Sinan Şamil Sam ve son dönemlerde
erkeklerde Atagün Yalçınkaya ve Adem Kılıççı ile kadınlarda Busenaz Sürmeneli
gibi bir çok şampiyon boksör yetişti.
Boks bir savunma sporu olarak bilinse de
insanların fiziksel ve zihinsel gelişimine faydalı olduğu yönünde bir çok
bilimsel araştırma olduğu da bir gerçek. Dünyanın en eski sporları arasında yer
alan boks Türkiye’de de sevilen bir spor dalı. Türk boksunda bir döneme damga
vuran Zeki Aygün’ün Bayrampaşalı olduğunu bir çoğunuz bilmiyorsunuzdur.
Avrupa ve Türkiye Şampiyonu Milli Boksör
Zeki Aygün, Yıldırım Mahallesi’nde Adapark’ın karşısında bulunun evinin altına
kurduğu Zeça Spor Kulübü’nden bir çok boksör yetiştirdi. Makedonya göçmeni olan
Zeki Aygün, 10 yaşında Türkiye’ye geldi. Küçük yaşta başladığı boks sporunda
Avrupa ve Türkiye şampiyonlukları dahil sayısız başarılar kazandı. Yurtiçi ve
yurtdışında bir çok profesyonel boks organizasyonuna katıldı. Boksu bıraktıktan
sonra antrenörlük yaparak bugüne kadar Türk sporuna birçok boksör kazandıran
Zeki Aygün’ün yetiştirdiği boksörlerden biri olan Yavuz Selim Kılıç ile boks
hakkında bilinmeyenleri konuştuk. Geçmişte Türkiye dereceleri aldıktan sonra
şimdi antrenörlük yaparak yeni boksörler yetiştirmeyi kendisine amaç edinmiş
idealist bir genç antrenör olan Yavuz Selim Kılıç, Paşavizyon Gazetesi’ne boks sporu hakkında
çok önemli bilgiler verdi.
Boks ile nasıl tanıştınız?
1990 yılında İstanbul’da doğdum. Yaklaşık
15 yıldır boks sporuyla ilgileniyorum. Şuanda Üniversitede Halkla İlişkiler
üzerine okuyorum. Evliyim ve bir erkek ile bir kız evlat sahibiyim. O dönem
Sultangazi’de oturuyorduk. 6-7 yaşlarındayken amcam Yusuf Kılıç’ın karate
salonunda karate yaparak spora başladım. 14 yaşındayken ailemle birlikte
Bayrampaşa’ya yerleştik. Bir sene sonra kilo alınca eski bir boksör
ağabeyimizle birlikte koşulara gittim. O ağabeyimiz gibi çevremde de boks yapan
insanların antrenmanlarını izledim ve heveslendim. 2005 yılında Zeça Spor
Kulübü’ne geldim. Burada da amacım bokstan ziyade fitness yaparak kilo vermekti.
Ancak boksörlerin antrenmanlarını ve hocamız Zeki Aygün’ü izleyerek bu spora
merak sardım ve bende antrenmanlara katıldım. 2 sene kadar boks antrenmanları
yaptıktan sonra 17-18 yaşlarında müsabakalara katılmaya başladım. İlk
katıldığım turnuvada 81 kiloda İstanbul üçüncüsü oldum. Bir sonraki sene 75
kiloda yine İstanbul üçüncüsü oldum. Yine ertesi yıl bu kez büyüklerde katıldım
ve 69 kiloda İstanbul şampiyonu oldum. 10 Aralık 2010 yılında Türkiye Boks
Şampiyonası olacaktı. Erteleyemediğim için askere gitmek zorunda kaldım.
Antrenörlüğe ne zaman başladınız?
2012 yılında askerden geldikten sonra müsabakalara katılmayı bıraktım ve
antrenörlük yapmaya başladım. Bu sırada boksa başlayan kardeşim Abdul Mecid
Kılıç’a destek oldum ve antrenörlüğünü yapmaya başladım. Kardeşim 60 kiloda
İstanbul ikincisi oldu. Ertesi yıl da büyüklerde Türkiye üçüncüsü oldu.
Üniversitede Beden Eğitimi ve Spor Bölümü’nü kazandı. Şuanda askerlik görevini
yapıyor. Bunun yanı sıra bir çok genç arkadaşımızın boksa başlamasını sağladım
ve antrenörlüklerini de yapıyorum.
2017 yılında 1. Kademe, 2019 yılında 2.
Kademe antrenörlük belgesini aldım. Şu anda da 3. Kademe Kıdemli antrenörlük
belgesi için sınava gireceğim. Amacım yılların vermiş olduğu tecrübe ve
birikimleri paylaşmak ve boks sporunun tüm Bayrampaşa’da yayılmasına destek
olmak.
Genç bir antrenör olarak yetiştirdiğiniz
boksörler var mı?
İlk antrenörlüğümü kendi kardeşime
yaptıktan sonra Zeça Spor Kulübü’nde hem grup hem de bireysel dersler vermeye
başladım. Zeça Spor Kulübü’nde hocamız Zeki Aygün yönetiminde bir çok sporcu
yetiştirdik. Halen de yetiştiriyoruz. Süleyman Akarsu, İstanbul Şampiyonu oldu.
Türkiye Bölge Şampiyonası’nda dereceye girdi. Şu anda 27 yaşında olan Ömer
Durky’u yetiştirdik. Kendisi şimdi profesyonel boksu seçti. Gelecek ay ilk
profesyonel boks maçına çıkacak. Türkiye’de profesyonel boks olmadığı için
lisansını yurtdışından Ukrayna’dan çıkardı. Ayrıca şu anda profesyonel boks
yapan Azerbaycanlı Muhammed Bağırov ve Nihat Muharremov’u da bizim salonda
yetiştirdik.
Boks hakkında bize bilgiler verir misiniz?
Boks, genel vücut dayanıklığı, kondisyon,
hız, konsantrasyon için çok önemli bir spor dalıdır. Boks sporu,kan basıncının
dengelenmesinde, kemiklerin güçlenmesinde ve kas sisteminin gevşemesinde
oldukça etkilidir. Dolasıyla, kilonun kontrol altına alınması ve tutulmasında,
konsantrasyon ve odaklanma gibi ruhsal farkındalıkların ortaya çıkartılmasında
etkili bir spordur. Boks sporunda; çabukluk, kondisyon, teknik, güç,
koordinasyon, zeka ve tabii ki çok çalışma çok önemlidir. Dolasıyla harcadığı
enerji miktarı da çalışma kalitesine paralel olarak artar. Boks öğrenen
kişilerde hem fiziksel hem de mental değişimler yaşanır. Bu sporla amatör ya da
profesyonel olarak ilgilenen kişilerin kas kütlesi hızla artar. Boks aynı
zamanda en fazla atletizm ve disiplin gerektiren sporların başında gelir. Boks
yapan kişiler kendilerini savunmayı öğrenir. Bu da daha özgüvenli olmalarını
sağlar.
Boksun faydaları nelerdir, neden boks
yapmalıyız?
Boks yapmanın bir çok yararı vardır. Bunun
yanı sıra boks bilinçsiz bir şekilde yapıldığında faydalarından gerektiği kadar
yararlanamayabiliriz. Bu yüzden alanında uzman kişilerin gözetiminde
uygulandığında maksimum fayda sağlanabilir. Boksun yararlarını kısaca özetlemem
gerekirse;
Yağ-Kas Dengesi sağlar: Boks yapmak yağları
eritirken kas yıkımını önler.
Stresi azaltır: Diğer tüm spor dallarında
olduğu gibi boks da stres ve kaygıyı azaltır.
Kondisyon kazandırır: Kişi kaç yaşında
olursa olsun yaptığı antrenmanlarla kondisyon kazanır.
Kalp sağlığına iyi gelir: Boks kalbin daha
hızlı çalışmasını sağlar. Bu da kalp sağlığı için idealdir.
El-Göz Koordinasyonu oluşturur: Boks
sporunun en büyük faydalarından biri dikkati geliştirmesi ve el-göz
koordinasyonu oluşturmasıdır.
Kasları güçlendirir: Boksörlerin sadece
kolları değil karın ve bacak kasları çalışır. Bu da kasların yenilenmesi ve
güçlenmesi anlamına geliyor.
Yağ yaktırır: Hem boks maçlarında hem de
antrenmanlarda yağ oksitlenmesini arttırır.
Uyku kalitesini arttırır: Stres ve kaygının
azalması ile birlikte uyku kalitesinde artış gözlemlenir.
Metabolizmanın daha hızlı çalışmasını
sağlar: Metabolizmanın hızlı çalışmasıyla bağırsak hareketleri düzenlenir ve
sindirim sorunları son bulur.
Depresyona karşı korur: Vücut boks
esnasında çok fazla adrenalin ve endorfin hormonu salgılar.
Antrenmanlarınız hakkında bilgi verir
misiniz?
Zeça Spor Kulübü olarak hem grup hem de
bireysel olarak özel dersler veriyoruz. Koronavirüs pandemisi nedeniyle
haftanın her günü akşamları dersler
veriyoruz. Gündüzleri de öğrencilere yönelik derslerimiz bulunuyor. Şu anda
yaklaşık 20 sporcumuz bulunuyor. 5-6 boksörümüzü müsabakalara hazırlıyoruz.
Belki 10 sporcumuzu bile müsabakalara sokabiliriz. Bu onların gelişimine de bağlı
tabi ki. 15 yaşında bir kız sporcumuz Yasemin İştar’dan umutluyuz. 2 senedir
babası ile birlikte gelip bizde boks yapıyor. Kendisinde gelecek görüyoruz. 21
yaşındaki Bilal Kamçıçı, şuanda kendisini de 21 yaşında olan ve askerden yeni
gelen Süleyman Akarsu’yu Türkiye şampiyonasın hazırlıyoruz. Yine gelecek vaad
eden boksörlerimiz arasında Furkan Kartal, İsmail Gülsoy ve Furkan Köseoğlu da
bulunuyor.
Boksun çalışma teknikleri nelerdir?
Boksa başlamadan önce, ilk önce bireyin
Gard tespiti yapılır. Genel olarak birey sağ el ile yazı yazıyorsa Düz
Gard’dır, sol ile yazı yazıyorsa Ters Gard'dır. Gard tespiti için topu
alıp-fırlatma yöntemi, göz ile odaklanmayla tespit gibi yöntemlere
başvuruyoruz. Gard pozisyonunda ayakların ve vücudun konumunu ayarlamalarını
öğretiriz. Yumruk tutuşu ve kolların pozisyonunu öğretiriz. Gard pozisyonunda
temel amaç ise çenemizi, çenemizin sağını, solunu ve karaciğer ile
diyaframımızı en iyi şekilde korumak ve savunabilmektir. Çenemiz daima aşağı
doğru olmalıdır. Gard pozisyonu mutlaka ayna karşısında mutlaka çalışılmalı ve
tekrarlanmalıdır. Ayrıca ileri-geri, sağa-sola adımlama tekniğini öğretiyoruz.
Küçük adımlar ve küçük hareketlerle koordinasyonumuzu geliştirmeye
çalışmalıyız. Boksta 3 çeşit vuruş vardır. Bunlar Direkt, Kroşe ve Aparkat
vuruşlardır. Direkt vuruşlar da kendi içinde sol direkt vuruş, sağ direkt
vuruşlar, adımlı sol direkt ve adımlı sağ direkt vuruşlardır. Kroşe vuruşlar
ise sağ ve sol kroşe olmak üzere ikiye ayrılır. Aparkat vuruşlar ise aşağıdan
yukarıya doğru istikamette, çeneye ve karaciğere vurulan yumruktur.
Boks antrenmanlarının en önemlilerinden
birisi kondisyondur. Kondisyon antrenmanlarımızda öğrencilerimizin sürat ve
dayanıklılıklarını geliştirmeye yönelik istasyon çalışmalarının yanında kuvvet
arttırmaya yönelik çalışmalar yapılmaktadır. Antrenman programlarımızın
içerisinde crossfit tarzı çalışmalarla birlikte kum torbası çalışmaları, ip
atlama çalışmaları, genel çalışmalar bu antrenmanın temel öğelerini
oluşturmaktadır. Teknik-taktik, Sparring, Pençingbol (Hız Topu), Kum torbası,
İp Atlama gibi bir çok antrenman metodu vardır.
Son olarak neler söylemek istersiniz?
Zeça Spor Kulübü olarak gelinen noktada
umduğumuzdan daha iyi sporcularla karşılaştık. Bunun yanında boksu öğrenmek
isteyen birçok sporcu adayının da kayıt yaptırmak için sırada bulunduğunu
söyleyebilirim. Gençlerimizi kötü alışkanlıklardan, kötü arkadaşlardan ve çevre
etkisinden uzaklaştırıp burada hem spor yapmalarını hem de ailelerine, topluma
yararlı bireyler olarak yetiştirmeyi arzuluyoruz. Gençlerimiz mutlaka bir spor
dalıyla iştigal etsinler. Ne alırlarsa bu yaşlarda alacaklar. Boksa meraklı tüm
insanlarımızı da Yıldırım Mahallesi’nde bulunan Zeça Spor Kulübü’ne bekliyoruz.
Paşavizyon Gazetesi’ne de bana bu fırsatı verdiği için çok teşekkür ediyorum.