20 Nisan 2024 Cumartesi   

Sadık KAHRAMAN / Gazeteci Yazar / Şehir ve İnsan

İKNA ODASINDAN AYET-EL KÜRSİ’YE...

 

KENDİME göre inançlarım var, abdestsiz sokağa çıkmışlığım yoktur. Hiçbir mitingime Ayet-el Kürsi okumadan başlamam dedi İnce. Türkiye muhalefetinin şu anda lideri konumunda olan cumhurbaşkanı adayı için en basit ifadeyle çok farklı sözler bunlar. Türk solu için çok yeni sözler. Bizim memleketimizde insanların senelerdir en çok cedelleştiği konudur bu belki de. Muharrem İnce'nin bu söylediklerini dillendirmek sıradan bir vatandaş için dahi ne zordu bundan 10-15 sene öncesine kadar. Hele ki bir siyasetçinin böyle kelimeler sarf etmesi ne düşünülemez işti. Ama oluyormuş demek ki. Demek ki insanlar inançlarını ifade edince kıyamet kopmuyormuş. İnanç bir hürriyet meselesidir. İsteyen inanır, isteyen inanmaz. Peki senelerce neden insanların inançlarının gereğini yapmasına ambargo koydunuz, neden inançlarına burun büküp sosyal hayattan dışlamaya çalıştınız inanan insanları, demek lazım düşmez mi? CHP'nin ve İnce'nin anlayamadığı şey de tam olarak bu. Ha sayın İnce çok inançlı veya bu değerlere çok saygılı biridir de kendini CHP'nin içerisinde gizlemiştir, orasını bilemem. Eğer öyleyse de bugün özgürce bu ifadeleri sarf edebildiği için Erdoğan'a teşekkür etmesi gerekiyor, o kesin.. 
***
Bir yandan tutuklu Demirtaş meselesi var. İnce Diyarbakır'da Selo Başkan bağırtılarını dinletirken Erdoğan'ın Demirtaş'ın PKK savunuculuğu yaptığını anlatmaya çalışmasını izlerken kendi kendime düşündüm. Öyle vahim bir haldeyiz ki, 40 senedir ateş düşürmediği ev kalmayan terör örgütü PKK'nın ve PKK savunuculuğu yapmanın "suç" ve "kötü" olduğunu ispatlamaya çalışıyoruz. Yazık..
***
Apolet sökme tartışması ise tıpkı bu inanç özgürlüğündeki meseleye benziyor. Bundan 15 sene önce, İnce, bir general hakkında bırakın apolet sökmekten bahsetmeyi, en ufak olumsuz imada bulunması halinde kulağından çekiştirilerek zırhlı arabalarda yolları çürütecekken bugün meydanlarda bu konu üzerinden siyaset yürütüyor. Bunun için de yine Erdoğan'a teşekkür borçludur. Bir generalin Kandil'de temizlediği leşlerin göstergesi olan apoletlerini sökmekten bahsetmesi her ne kadar rezilce olsa da..
***
Son olarak ittifakların isimleri de sloganları da birbirinden kötü. Fakat uzun vadede hangisi iş yapar, hangisinin birlikteliği devam eder, onlar karışık. MHP ve AK Parti'nin ittifakı esasında 7 Haziran sürecine dayanıyor. Bahçeli'nin gayretleriyle bu noktaya gelindi bile denebilir. Seçim sonrasında da tabanları da birbiriyle senelerdir iç içe olan bu ittifak beraber iş yürütebilir. Saadet, CHP ve İYİ Parti birbiriyle alakasız tabanlarının yanı sıra siyaseten de tek ortak noktası Erdoğan'ı hedef almak olan partiler. Dolayısıyla, hem genel hem cumhurbaşkanlığı seçimlerinin yapılacağı 24 Haziran, çok enteresan bir gün olacak. İnce'nin 4 yıl önce Kılıçdaroğlu'na söyledikleri (yenmişte yenmiş) tekerrür edecek mi, onu da izleyip göreceğiz. Her şeyin hayırlısı olsun. Selametle.
Son olarak, Ramazan Bayramınızı en kalbi duygularımla kutlarım.

Tarih: 19 Haziran 2018 Salı    Hit: 1392




Henüz yourm yapılmadı, ilk yorum yapan sen ol